29 Şubat 2016 Pazartesi

Dolu Dolu Mart!!!

Günaydin Sevgili Ailem,

Bu gün 1 Mart... Su meshur Mart ayi.... Adina nice deyimlerin, atasözlerinin söylendigi nice kararlarin alindigi 31 günlük bir serüven... Kimi havanin soguklugunu anlatir, kimi kedilerin munzurluklarini, kimi ekinleri anlatir kimi ise vergileri, ödemeleri....

Ama hepsinde bir dogruluk payi vardir, her biri ayri anlam yüklüdür.
Mesela;

"Mart kapidan baktirir, kazma kürek yaktirir."
"Yine ortalikta Mart kedisi gibi dolasiyorsun."
"Mart aylarin çingenesidir."
"Mart' ta tezek kuruya, nisanda seller yürüye."
"Mart ayi dert ayi."

Hatta siirlere bile konu olmustur.

Birde Mart ayinda doganlar vardir ki, onlar genel hatlari ile;

  • Cömert ve sempatiktirler.
  • Naziktirler.
  • Çekicidirler.
  • Biraz tutucu olmakla birlikte utangaçtirlar.
  • Esrarengiz yanlari da vardir.
  • Rahatina düskün olup kolay sinirlenmezler.
  • Seyahat etmeyi severler.
  • Duyarli ve güvenilirdirler.
  • Tempolu müzikten hoslanirlar.
  • Iyi bir gözlemci ve tasarimcidir.
  • Kincidir.
Daha ayrintili bakacak olursak;

01 - 10 Mart Tarihleri Arasinda Doganlar : 
  • Ailesine düskündür, evcimendir.
  • Tutkulu aski isteyen duygusal bir kisilige sahiptir.
  • Bazen degisken, bazen kisiligi ile çok sevilen mütevazidir.
  • Çekicilik ön plandadir.
  • Sezgileri çok güçlüdür, olacaklari hisseder.
  • Gerek durusu, tavri gerekse fiziksel özellikleri ile karsi cins tarafindan begenilendir.
11 - 20 Mart Tarihleri Arasinda Doganlar : 
  • Vizyonisttirler.
  • Basarilidirlar.
  • Sezileri kuvvetli ve hayallerini gerçeklestirebilen bir kisilige sahiptirler.
  • Olumlu ve güçlü bir enerjileri vardir.
  • Kararli oldugunda her isin üstesinden gelebilen bir yapisi vardir.
21 - 31 Mart Tarihleri Arasinda Doganlar : 
  • Emir almaktan hoslanmaz.
  • Cinselligi yogun yasayan, atesli ve istekli bir kisilige sahiptir.
  • Inatçidir.
  • Fiziken güçlüdür.
  • Hedefini bilen ve o dogrultuda kosan, isteklerine düskün bir kisidir.
Iste girdigimiz Mart ayinda dogacak çocuklarimizin yada yeni baslayacak iliskimizdeki partnerimizin karekteristik özellikleri ana hatlariyla bu sekilde olacaktir. Bunlara bir de kalitimsal yönleri, çevresel faktörleri de eklemek gerekecektir.

Verdigim bu bilgilerin size ve yakinlariniza fayda saglamasi dilegimle,

Dolu dolu bir Mart yasayin...

Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hosçakalin,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!







degerlisin cunku ozelsin!!!: Dolu Dolu Mart!!!

degerlisin cunku ozelsin!!!: Dolu Dolu Mart!!!: Günaydin Sevgili Ailem, Bu gün 1 Mart... Su meshur Mart ayi.... Adina nice deyimlerin, atasözlerinin söylendigi nice kararlarin alindigi 3...

Günün Özelligi!!!

Tünaydin Tüm Dostlara,

Bugün 29 Subat... 2016 yilinin ikinci ayi bitiyor. Haftanin ilk günü ancak ayin son günü...

Ve bugünün ayri anlami var... 29 Subat her sene kutlanamiyor. Ancak dört yilda bir kutlaniyor. Artik yila denk geldiginden..

Bugün doganlar hiç unutulmazlar aslinda.. Neden  derseniz, belki dogum günlerini gerçek tarihlerinde kutlamak dört yilda bir denk geliyor ancak özel bir tarih oldugundan unutulma sanslari yok. :)))

Ülkemizde ve dünyada bu tarihte dogan birçok ünlü de var.

Bugün Türkiye' de 35 bin kisi dogum gününü kutlayacak mesela.. Ben de buradan bu sansli vatandaslarimizin dogum günlerini kutlarim. "Dogum gününüz kutlu olsun".

Dogumlar gibi evlenenler de oluyor bu tarihte..  Özel güne denk getirip evlenenler belki 4 yilda bir gününde kutluyorlar yildönümlerini ama ölümsüzlestiriyorlar.
Diger evlenen çiflerden anlamli bir farklari oluyor.

Tabi bugün evlenenler için esprilerin ardi arkasi kesilmezken, bunlara hiç aldiris etmeyip evlenen ünlü çiftler de var.. Hepsine "ömür boyu mutluluklar dilerim."

Bir de bu gün bazi ülkeler için farkli anlamlar da içeriyor. Bazi ülkelerde 29 Subat "Dünya Bekarlar Günü" olarak kutlaniyor. Evlenmek istemeyenler bu günü bu sekilde kutluyorlar..

Bazi ülkelerde de bu gün,  "karkausvuosi (artik yil)" olarak kutlanmaktadir. Özellikle Finlandiya' nin kirsal yerlerinde yasayanlar bu geleneklerine devam ediyorlar.
Geleneklerine göre, bu tarihte bekar bayanlar bir erkege evlenme teklif ediyor. Eger erkek teklifini kabul etmezse,  erkek bayana en pahali elbiselik kumas aliyor.
Iste ilginç bir gelenegi daha ögrenmis olduk..

Siz hangi sebeple kutluyor olursaniz olun, yüzünüzdeki mutluluk, kalbinizdeki sicaklik ve pozitif düsünceleriniz aklinizdan hiç eksik olmasin.

Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hosçakalin,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!


















27 Şubat 2016 Cumartesi

Felaket Basa Gelmeden Evvel...

Günaydın Sevgili Ailem,

Mutlu, huzurlu Pazar günü diliyorum. Hafta bitiyor, son gününüzün bol neseli ve sevgi dolu geçmesini temenni ediyorum...

Bugün "Sivil Savunma Günü" olması dolayısıyla, bugünkü yazimi bunun üzerine yazmayı uygun gördüm. Çünkü bu konuda herkesin bilinçlenmesi gerektiği kanısındayım. Ihtiyacimiz olan, her an gerekecek bir yardim silsilesi diyebiliriz.

Yangın, deprem gibi afetlerde, savaşta gerekli olan şey sivil savunma hareketidir. Yardim elimizi uzatmaktır. Ihtiyaci olan herkese dokunabilmektir. O an ne statü kalır ne de rütbe, herkes bir olur ve herkes birer "sivil savunma görevlisi" dir.

Sivil Savunma;

  • Afet sırasında can ve mal kurtarma,
  • Savas sırasında can ve mal kaybını azaltma,
  • Yangın anında can ve mal kaybını azaltma,
  • Yukarıdaki gibi durumlarda halkın moralini yüksek tutma,
konularında silah olmadan, koruyucu ve kurtarıcı önlemler alinan faaliyetler bütünüdür.

Ülkemizde 1928 yılından bu yana "Sivil Savunma" başlamış olup zaman içinde yapılan değişikliklerle bugünkü noktaya gelmisitir.

Her yil 28 Subat "Sivil Savunma Günü" olarak kutlanır.
Sivil Savunma, Içisleri Bakanligi' na bağlı "Sivil Savunma Genel Müdürlügü"nce yürütülmektedir. 

Bu konuda gerek okullarda gerekse kamu kuruluşlarında eğitimler verilerek hem öğrencilerin hem kamu personelinin hem de vatandaşların egitilmesi sağlanmaktadır.

28 Şubat' ta birçok ilimizde itfaiyeler sivil savunma programları kapsamında olası tatbikatlar yaparak halkı bilinçlendirirler.

Günün anlam ve önemini anlatan konuşmalar ve şiirlerle bezenen "Sivil Savunma Günü" okullarda kutlanmaktadır.

Herkesin "Sivil Savunma Günü" kutlu olsun diyorum.

Sözümü, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk' ün güzel bir sözü ile noktalamak istiyorum. :

"Felaket basa gelmeden evvel önleyici ve koruyucu tedbirleri düşünmek lazimdir, geldikten sonra dövünmenin yararı yoktur.  M. Kemal Atatürk"

Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hosçakalin,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!
















Acil Durum!

Merhaba Can Dostlarim,

Güzel, saglikli, mutlu bir haftasonu dilerim.  Her gününüzü seker tadinda yasamanizi, yasatmanizi dilerim.
Bunun için gerekli olan her önlemi almaya çalisirsiniz. Belki ayrintili bir arastirma bile yaparsiniz.
Dogrusu da budur zaten.

Ancak yangin, mahsur kalma, ev ve is kazalari, kalp krizi, yaralanma, trafik kazalari gibi ciddiyeti olan acil durumlarla karsilasabiliriz.

Bir de böyle durumlar karsisinda aramamiz gereken yerleri, dogru numaralardan arayabilmektir önemli olan...

  • Zaman  kaybetmemek için.
  • Baskasinin hakkini gasp etmemek için.
  • Kolaylikla halledilebilecek bir olayi zorlamadan halledebilmek için..
  • Belki de hayat kurtarmak için.
Hangi numaralarin ne durumlarda aranacagini ne kadar biliyoruz?

Aslinda önemli bir konu... Evimizde görünür bir yere asmaniz gereken bir bilgi.. Acil durumlarda basvurulacak ilk yardim...  Saskinlikla insanin o an aklina gelmeyebilir çünkü....
Hatta cüzdaninizda, çantanizda da olmali. Nerede, ne zaman, neye ihtiyaciniz olacagi hiç belli olmaz. Cep telefonunuza bile kaydedin derim. Sonuçta cep telefonundan, sabit telefonlardan, telefon kulübelerinden ücretsiz olarak acil numaralarin tamami aranabilmektedir. Acil numara arandiginda operatör aradigimiz yeri aninda tespit etmektedir. Hatta kullandigimiz cep telefonu orada çekmiyorsa,orada çeken baska bir operatör varsa onun üzerinden acil numaralar aranabilmektedir. Bu da unutulmamasi gereken önemli bir ayrinti sonuçta...

Iste hayat kurtarma niteligindeki acil numaralarimiz... Lütfen elinizde yoksa, not etmeyi unutmayin...

112  :  Acil Yardim (Ambulans)
113  :  Alo Doktorum Yanimda
110  :  Itfaiye
155  :  Polis Imdat
156  :  Jandarma
153  :  Zabita
158  :  Sahil Güvenlik 
173  :  Izci Kan Bilgi Merkezi
174  :  Emniyet Danisma
176  :  Alo Gürültü
177  :  Orman Yangini
185  :  Su Ariza
186  :  Elektrik Ariza
187  :  Dogalgaz Ariza
182  :  Hastane Randevu Merkezi
183  :  Kadin ve Sosyal Hizmetler
184  :  Saglik Danisma
188  :  Cenaze Hizmetleri
122  :  AFAD  (Afet ve Acil Durum)
 
Bu acil durum telefonlarina hiç ihtiyaciniz olmamasi dilegimle,

Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hosçakalin,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!

















26 Şubat 2016 Cuma

Mandal Deyip Geçmeyin!

Merhaba Sevgili Ailem,

Güzel bir Cuma gününden "Merhaba!" tüm Dostlarima!

Bugün ilginç hobi - sanat günümüzde size yine ilginç ve sasirtici bir sanati tanitacagim.

"Mandal Sanati"...

Mandalin da sanati mi olur demeyin!

O çamasir asmakda kullandiginiz, özellikle klasik tahta mandallardan neler yapilmis, nasil eserler yaratilmis...

Çocuklar için ayri birer sanat eseri, büyükler için ayri bir sanat eseri haline gelmis...

Eskilerden bazi orta okullarda is-teknik derslerinde o zamanin "temiz ödevi" adi altinda mandaldan sandalyeler yapanlara rastlardik ama nadir ve sadece o siralarda kalan bir ödev niteliginde idi.

Yillar sonra farkli boyutlara tasinarak bir sanat haline gelmistir.

Üstelik maliyeti de çok çok düsük... Gerekli olan materyaller, tahta mandal, tutkal.. Belki bazi eserler için bir de maket biçagi gerekli olabilir.

Sonuçta ortaya çikan eserler birbirinden güzel.. Hatta sasirtan estetik ve güzellikte...

Ev ortaminda bile çok rahat yapabileceginiz, çocuklarinizla da ortak bir çalisma sergileyebileceginiz "mandal sanati" ile ilgili görsellerden birkaçini sizler için görüntüledim.



       






Daha ne bekliyorsunuz... Hemen evdeki mandallarinizi bu sanat için degerlendirebilirsiniz. Hatta eskiyen mandallarinizi boyayarak ise baslayaip yeni saheserler yaratabilirsiniz. Kendi yaraticiliginizi da ekleyerek daha da ilginç eserler çikacagina eminim.

Simdiden kolay gelsin...

Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hosçakalin,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!

 

25 Şubat 2016 Perşembe

Ya Sizin Mevsiminiz Hangisi?

Tünaydın Sevgili Ailem,

Kışın son günlerini yaşıyoruz. Biraz serin, belki soğuk, biraz kapalı, yer yer yağmurlu günler geçiriyoruz. Tıpkı yaşamımız   gibi hareketli ve değişken...

Önümüzde bizi bekleyen civil civil bir bahar... Ķapimizda... Çalmaya hazırlanıyor adeta... 😊

Geliyor "İlkbahar Mevsimi"

Bizler gibi mevsimlerin de bir renginin, bir anlamının  olduğunu biliyor muydunuz?

İlkbahar : Anlamı isminde saklı aslinda...

İlk, yani başlangıç; bahar, yani yenilik...

İlkbahar, yeniden başlama, yeniden canlanma, yeniden doğma...
Uzun ve dondurucu soğuklarin bittiği, güneşin kendini yavaş yavaş göstermesiyle  beraber karların erimeye başladığı, derelerden akan suyun seslerini duyduğumuz bir bahar kapımızda. Veee  ilk cemrenin düşüşü...  Baharın müjdecisi...
20 Şubat'ta ilk cemre düştü bile... Arkasından 27 Şubat ve 6 Mart' ta düşecek toprağa.

İlk cemrenin düşmesi  ile kışın bittiğini, ikinci cemrenin düşmesi ile suların ısınmaya başladığını , üçünçü cemrenin düşmesi ile de kır çiçeklerinin açmaya başladığını görürüz.

Evlerde "bahar temizlikleri" başlar bir yandan... Bir hareketlenme, bir canlılık....

Ardında şiddetli yağmurları, gök gürültülerini barındırır. Meşhur "Nisan yağmurları" ...  Bolluk ve bereketin simgesi...

Ağaçların, çiçeklerin, meyvelerin açtığı, renklerin sarıdan yeşile döndüğünü gösterir tabiat ana bizlere.

Bu yüzden yeşildir ilkbaharın rengi...

Yaz : Tüm sıcaklığı ile insanları ısıtır. Kanını  kaynatır gençlerin. Özellikle gençler ve çocuklar için anlam yüklüdür. Tatilin baslamasıdır, uzun yaz akşamlarını doyasıya yaşamaktır, geç saatlere kadar dışarda oynayabilmek, dolasabilmektir. Denizin tadını çıkarabilmektir. Yeni arkadaşlıklar, yeni aşklar başlar.. Meşhur "yaz aşkları"....
Buram buram kokan odun ateşinde pişen yemekler başlar ve yaz boyu devam eder "mangal sefaları"...
Her yerde rastgeleceğimiz bir ses de eşlik eder yaza. "Ağustos Böcekleri" .... Yani "Masal kahramanları"...

Kırmızıdır yazin rengi, çünkü sıcaklığı simgeler.

Sonbahar : Eylül  ayı ile başlar sonbahar. Ànlami yine içinde saklıdır. Artık yazın bittiğini, sona erdiğini işaret eder.

Ağaçların yaprakları yavaş yavaş yesilden sarıya dönmeye başlar. Havalar biraz daha serinler. Ardindan kuşların göç hazırlıkları gösterir kendini. Yağmurlar, şiddetini arttirir, gelecek olan kışın habercisidir adeta. Ağaçlar da yapraklarını döker bir yandan, kışa "merhaba" demeye hazırlanırlar.

Evlerde de kışa hazırlık başlar bir yandan, bol bol konserveler yapılır.

Diğer  yandan da çocukları olanlar için okul hazırlıkları başlar.

Sonbaharın rengi belki de bundan dolayı sarıdır. Yazın bitişini anlatan o yapraklarından dolayı.

Kış : Dondurucu soğukların başladığı, ardından kapalı havalara eşlik eden sert rüzgarların hakim olduğu günler gelir.

Evlere kapanmalarin hakim oldugu günler gelmistir artik.

Yer yer yağan karlar belki ulaşımı ve hayat şartlarını zorlar ama bazen de keyifli bir "spor turizmine" ev sahipliği yapar.

İşte kışın rengi bu yüzden beyazdır bence.

Sizin mevsiminin hangisi ise hep onu yaşamanız dilegimle,

Sevgiyle Kalın, Benimle Kalın, Hoşçakalın,

Değerlisin Çünkü Özelsin!!!















24 Şubat 2016 Çarşamba

Sağlıklı, Sakin ve Huzurlu Bir Gün İçin!

Merhaba Sevgili Ailem,

Bugün saglik kösemizde size "masaj" konusunu ele alacagim. Hemen hemen herkesin çok sevdigi, dinlendirdigi ve stresten uzaklastirdigi masaj hakkinda bilmedikleriniz yada uygulamada eksik kaldiginiz bazi noktalari size hatirlatmak, anlatmak istedim.

Masajin tarihçesi, insan tarihi kadar eski diyebiliriz. Eski Çin, Misir, Hint ve Yunan medeniyetlerinden itibaren iyilestirme amaci ile kullanilmaya baslamistir.

Olimpiyat oyunlari ile beraber masaj, sporcularin kaslarini gevsetmek, onlari rahatlatmak için uygulanmaya baslamistir.

18. yy' da masaj Avrupa' da öncelikle Isveç de uygulanmaya baslamistir. Rahatlatici etkileri sayesinde yayginlasarak günümüze kadar gelmistir.

Masaj sayesinde;

  • Kaslar gevser,
  • Stres ve yorgunluk giderilir,
  • Ödem ve toksin atimi saglanir,
  • Uyku düzeni saglanir,
  • Kan dolasimi düzenlenir,
  • Metabolizma hizlanir,
  • Sindirim ve bosaltim sisteminde etkindir,
  • Bagisiklik sistemini güçlendirir.
  • Yag yakimi hizlanir.
  • Selülitlerde çok etkilidir

Masajin tüm sistemlere dogrudan ve dolayli etkisi vardir. :
  • Ruhsal açidan insani dinlendirir.
  • Solunum sistemini düzenler. Hücre yenilenmesini arttirdigi için yaslanmayi geciktirir.
  • Kalp sagliginda etkilidir. Kalp atisini ve kan dolasimini hizlandirir. Kalp krizi ve kalp damarlarindaki tikanmayi azaltir.

Bu konuda dikkat etmemiz gereken birkaç konu var. Ilki ve en önemlisi, masajin, masaj konusunda egitimli kisilerce yapilmasidir.  Yanlis uygulanan masaj kalici hasarlara sebep olabilir.

Makina ile uygulanan masaj yerine elle uygulanan masajin daha fazla etkisi vardir. 
Dinlendirici, tibbi ve spor masaji olmak üzere çesitleri vardir.

Dogru uygulanan bir masaj, sagligimizi gelistiren, cildimizi güzellestiren, vücudumuzun bagisiklik sistemini harekete geçiren, forma girmemizi saglayan, hatta kendimizi mükemmel hissettiren en dogal tedavi yöntemidir.

Masaj yapildiginda etkisi ilk önce vücudumuzun her yerine dagilmaya baslar, kan dolasimini hizlandirir. Ödem ve toksinleri vücudumuzdan attirir. Kaslarimizi ve eklemlerimizi rahatlatir. Sonuçta    masaj sayesinde rahat hareket eder bir sekilde ayaga kalkariz. 

Kisinin cilt yapisina göre besleyici, nemlendirici, ödem sökücü, yag yakici özellikleri olan biberiye, ylang ylang,  limon, portakal, jojoba yağı gibi birçok yağı içeren ürünler tercih edilmelidir.

Bu güzel ve rahatlatıcı ürünlere sahip olmak isteyenler hemen benimle irtibata gelebilirler. Daha fazla bilgi almak isterseniz bana yazabilirsiniz.

Sakin, huzurlu ve saglikli bir gün diliyorum. 

Perşembe  gününü   rahat karsilamaniz dilegimle,

Sevgiyle Kalın, Benimle Kalın, Hoşçakalın,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!









23 Şubat 2016 Salı

Kisisel Gelisimimiz Için NLP

Merhaba Sevgili Ailem, Canim Dostlarim,

Bugün Sali....  Mars' in etkisinde oldugundan dikkat edilmesi gereken bir gün...
Gerginlikler, tartismalar yasanabilecek bir gün....
Bu yüzden yapacaginiz olumlamalarla gününüzü sorunsuz ve daha kolay atlatmayi basarabilirsiniz.

Disarda kötü etkilesimler, enerjiler her zaman olacaktir; önemli olan bizim bunlar karsisindaki yaklasimimiz, bunlara bakis açimiz.. Bu yaklasim ve bakis açisi, bizi ve çevrelerimizdekileri oldugumuzdan çok daha iyi yapabilir.

Bunun da kaynagi aslinda bizden geçiyor yine, kisisel egitimimizden... 

Kisisel egitim nedir? 

Kisilerin gerek okuldan, gerek kitaplardan, internetten, radyo, televizyon ve yayinlardan ögrendiklerini kendi hayatlarina uygulayarak kendini egitmesi, gelistirmesidir.

Sadece bunlar yeterli olmamakla beraber, bu gelisim sürekli olmasi gerekmektedir. 
Hatta kisisel gelisim günümüzde biraz daha boyut degistirerek daha gelismis hali ile de karsimiza gerek yayinlarla gerek egitimlerle farkli bir pencereden çikmaktadir. Bunun adi "NLP (Neuro Linguistic Programing)" dir. 

N (Neuro) : Insanlarin, görme, duyma, tat alma, koklama, hissetme duyularini yöneten beyin ve sinir sistemini vurgular.

L (Linguistic) : Hayatimizdaki deneyimlerimizin dil vasitasi ile kodlanmasi, dilin deneyim edinmesinde etkilidir.

P (Programing) : Duygu, düsünce ve davranislarimiz üzerindeki bilinçli, bilinç disi akil yardimiyla yeniden düzenlenmesini vurgular.

Kisaca tanimini yapacak olursak NLP,  algilama, düsünme ve davranis süreçlerini bilinçli hale getiren ve gelistiren etkili bir modeldir. Baska  bir deyisle NLP, içsel degisim teknolojisi olarak baslayip zamanla kisisel gelisimin tüm alanlarini kapsayan kisisel gelisimin yeni bir versiyonudur. 

NLP, psikoloji, psikoterapi, hipnoz, meditasyon, reiki gibi birçok teknik ve ögretinin ilgili bölümlerini  içinde barindirir.

NLP, kisisel yetenek ve becerilerimiz isiginda duygu, düsünce ve davranislarimizi bilinçli hale getirerek hedef odakli ve yapici yapan  birçok yöntemler uygular.

NLP teknigi  ne için kullanilmaktadir?

NLP günümüzde terapinin yanisira saglik, egitim, yönetim, aile, spor, satis konularinda da kullanilmakta, basarili sonuçlar alinmaktadir.

Daha açacak olursak:
  • Yabanci dil ögreniminde.
  • Bagimlilik tedavisinde,
  • Konsantrasyon bozukluklarinda,
  • Kilo alma-vermede,
  • Insanlarla iletisim kurma yolarinda,
  • Topluluk içinde konusmada,
  • Uykusuzlukta,
  • Ögrenmede,
  • Farkindalik ve motivasyonda,
  • Hiper aktivitede kullanilmaktadir.

Ülkemizde de bununla ilgili egitimler veren, Milli Egitim Bakanligi onayli kurslar bulunmaktadir.
Online olarak da katilabileceginiz sertifikali egitimler vardir. 

Gerek yukaridaki sebeplerden bir veya birkaci için gerekse bunu bir is olarak yapmak isteyenler için önünüzde kaçirilamaz bir firsat var. Gördügünüz gibi her konuda bu teknigi kullanabiliyoruz. 

Gerek Türkiye' de gerekse dünyada birçok ünlü  bu teknigi kullanmaktadir.

Beynimizin hem sag hem de sol lobunun çalismasini saglayan bu teknigi kullanmak bizim gelisimimizde ne kadar olumlu etki yapar bir düsünün derim...

Size bol basarili ve enerjik bir gün dilerken,

Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hosçakalin,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!
  














 


22 Şubat 2016 Pazartesi

Haydi Ruhumuzun İlacini Bulmaya!

Günaydın Canım Ailem,

Yeni haftanın ilk günü size bol bereket, sağlık ve mutluluk getirsin. Tabi nesenizi de daim etsin :)))))

Bugünkü yazıma güzel bir söz ile baslamak istiyorum.
"Bir hayatı mutlu kılmak için sadece üç şey gereklidir... Tanrının kutsaması, kitaplar ve bir arkadaş. Lacordaire".

Siz de hayatınızı mutlu kılmak istiyorsanız diyeceklerime kulak verin bence.

Lacordaire' nin dedigi gibi, Tanrının varlığı şüphesiz mutlu kılar bizi, arkadaşımız da mutlu kılacaktır, onunla da duygularımızı paylasiriz sonuçta. Kitaplar ise bizi mutlu kilan diger kavramdir.

Kitaplardir bizi cahillikten kurtaran..

Kitaplardir hayatımıza nasıl dram ve heyecan katacagimizi anlatan..

Kitaplardir bizim her durumu anlatacak doğru kelimeyi, cümleyi buldurtan..

Kitaplardir bizi iyi bir okur, geleceğin iyi bir yazarı yapan..

Kitaplardir bizim en iyi terapistimizdir, bize süper tavsiyeler verir..

Kitaplardir bizi değişik yüzlerce yaşamın içine alan, telepati kurmamizi sağlayan, monotonluktan kurtaran..

Kitaplardir en anlamlı hediye... Geçmişten günümüze  yolculuk yaptırır..

Kitaplardir bizi en zeki yapan..

Daha ne faydaları olsun ki, iyi bir dost, iyi bir sirdaş, iyi bir eğlence ve bilgi kaynağı, iyi bir öğretmen....

Bence siz de hemen şimdi bir kitap alın elinize ve okumaya başlayın. Hatta bunu arkadaşlarınızla birlikte yapın. Aynı kitapları okuyun  ve yorumlayin. Güzel bir etkileşim oluyor inanın. Kitap okumak daha zevkli bir hal alıyor.

Bir de sizden ricam onların, kitapların dünyasına girin. Kitapçılarda bunu yapabilirsiniz, ama kitap fuarlarında bunu yapmak daha da etkili oluyor.
Çok şanslıyız ki, birçok ilimizde arka arkaya kitap fuarlarimiz var. Onları iyi değerlendirelim.

Örneğin en yakin tarih, 23 - 28 Şubat' ta Samsun' da "2. Karadeniz Kitap Fuari" Tüyap Samsun Kongre ve Fuar Merkezi' nde düzenlenecektir. 150 yayınevi, sivil toplum katılacak olup fuar süresince panel, söyleşi ve çocuk etkinlikleri gibi 50' ye yakın kültür etkinliği de olacaktır.

Mart ayında da Istanbul  ve Bursa'da kitap fuarlari ile devam edecek.
2016 yılında toplam 16 kitap fuari olmasi planlanmıştır.

Siz de kendi ilinizde yapılacak olan kitap fuarlarini muhakkak ziyaret edin, hem uygun fiyata kitaplar alma şansını  yakalayin hem de kitapların büyülü dünyasını keşfedin.

Simdi kitap okuma zamanı...

Bir Japon atasözü der ki, "kitap ruhun ilacidir." 

Haydi ruhumuzun ilacını bulmaya,

Sevgiyle Kalın, Benimle Kalın, Hoşçakalın,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!

21 Şubat 2016 Pazar

Şifa Kaynaklarımız

Merhaba Sevgili Ailem,

Güzel bir Pazar gününün size önce sağlık, sonra huzur ve mutluluk getirmesini diliyorum.

Sağlık herşeyin başı. Olmazsa olmazlardan. ..
Sağlıklı kalabilmek için hepimiz birçok farklı yollara basvuruyoruz zaman içinde.

Kimimiz yaşam  tarzimizi değiştiriyoruz, kimimiz ilaç ve doktor yardımı ile sağlığınızı korumaya çalışıyoruz. Bazılarımız doğal beslenme ve gıda  takviyeleri ile sağlıklı yaşamanın yollarını ararken, bazilarimizda doğal kaynaklardan yararlanarak sagligimizi koruma altına almaya çalışıyoruz.
Doğal kaynaklar demişken, ülkemizin bu konuda ne kadar zengin bir ülke olduğunu sizlerin bildiğinize eminim.

Birçok ülkeye nasip olmamıştır bizdeki kaynakların zenginliği..

Kaplicalarimiz, termal tesislerimiz gibi sagligimizi korumamıza yardımcı olan doğal kaynaklarimiza  çok rahat ulasabiliyoruz. Farklı rahatsızlıklara iyi gelen, şifa veren kaplicalarimiz Adana, Afyon, Bolu, Burdur, Bursa, Istanbul, Izmir, Manisa, Samsun gibi birçok ilimizde bulunmaktadır.

Yararları küçümsenemeyecek kadar çok olan şifa kaynaklarımız, Avrupa'da kaynak potansiyeli olarak birinci, kaplıca uygulamaları açısından ise üçüncü sırada yer almaktadır.

Zengin  mineralleri, doğal değerleri  ve iklimsel özellikleri sayesinde kaplicalarimiz, başarılı bir sağlık turizminin gelişmesine olanak sağlamıştır.

Hatta bazı ülkelerle anlasma sağlanması ile hastalari bizim tesislerimizde tedavi altına alınmaktadır. Izmir Balçova Termal Tesisler (tarihi ismiyle Agamemnon Kaplicalari) de bunlardan biridir. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon hizmetleri ile başarıları %95' lere ulaşmıştır.

Kaplicalarimiz, böbrek, idrar yolları, mide, bağırsak, deri hastalıkları gibi birçok rahatsızlıkları iyileştirmeye etkilidir.

Kronik romatizmalarda, seker hastaliklarinda, sinir sistemi ve solunum yolu hastalıklarında da etkili olan kaplicalar, atesli romatizma gibi bazi rahatsizliklar icin önerilmez. Gerek kendi doktorlarımız gerekse tesislerdeki doktorların onerilerine muhakkak uyalim.

Termal olanaklardan yararlanmanın yolları günümüzde çok gelişmiş durumdadır. Her cebe uygun olanaklarla bizleri beklemektedirler.

Yurtdışından bile katılımların yoğun olduğu bu doğal tedavi tesislerimize bizler burnunuzun dibinde iken gitmemek, kaçırılmış firsatlardan başka bir şey değildir.

Sağlığımız için bu doğal kaynaklarımızı kullanmayı lutfen ihmal etmeyelim. Olumlu sonuçlarını gidenlerden görüyoruz. Neden biz de kendi sagligimiz için bunu degerlendirmeyelim?

Sevgiyle Kalın, Benimle Kalın, Hoşçakalın,

Degerlisin Çünkü Özelsin.

20 Şubat 2016 Cumartesi

Hadi Biraz Da Enerji Yüklenelim!!!!

Iyi Geceler Sevgili Ailem,


Cumartesi gecenizin çok güzel geçmesi dilegimle hepinizi kucakliyorum.

Umarim siz de benim gibi mutlu ve huzurlu bir gece yasiyorsunuzdur sevdiklerinizle...

Pazar gününe çok az kala enerji dolu olmak harika. Yarin ne istersek yapabilecegimiz kadar enerji yüklüyüz sonuçta....

Bu enerjimizi söyle harika bir parça ile perçinlemeye ne dersiniz?




Hepinize mus mutlu, bol eglenceli, huzurlu geceler diliyorum.

Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hosçakalin,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!

19 Şubat 2016 Cuma

Ilginç Bir Sanat

Merhaba Sevgili Ailem,

Güzel bir Cuma gününden kucak dolusu sevgiler...

Bugün size ilginç, belki de ilk kez duyacaginiz bir hobiden bahsedecegim. Hatta hobi demek bile yetersiz kalir, bir sanat aslinda.

Ilginç tasarimlarla daha da çekici bir hale geliyor.


Bu ilginç sanatin ismi "Yumurta Sanati" .


Yumurta Sanati, sabir ve azim isteyen bir sanat dalidir. Bir yumurtaya istediginiz bir deseni yapabilmek için, ilk yapmaniz gereken sey, yumurtanin altindan ve üstünden delik açmak. Sonra da içindeki sivinin akmasini saglamak. Yapmak istediginiz deseni buraya islemek kaliyor sonrasinda.. Bunu da igne uçlu tabanca ile yapmak mümkün. Maliyeti yüksek olmamasina ragmen sabir ve azim isteyen bu sanatin ilginç olacagini tahmin etmek hic de zor degil.

Iste bununla ilgili birkaç örnek vereyim size...






Bu güzel sanati denemeye degmez mi?

Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hosçakalin,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!


18 Şubat 2016 Perşembe

Bugün Minik ve Genç Izcilerimizin Günü!!!

Merhaba Sevgili Ailem,

Hepinize güzel bir gün dilerim. Güneşli bir hava, hatta yazdan kalan bir hava var Izmir' de özellikle Karsiyaka' da. Kısa kollularla öğle sicaklarinda dolaşanlar bile görmeniz mümkün...

Hafta sonu da piknik veya kamp yapmak için uygun olacak gibi görünüyor dostlarım.

Kamp demişken bu haftanın "İzcilik Haftası " olduğunu biliyormuydunuz?   Her yıl bu hafta izcilik haftasi olarak kutlanıyor. Türkiye'deki tüm izcilik faaliyetleri "Türkiye İzcilik Federasyonu" tarafından yürütülmektedir.

Birçok faydaları olan izcilik kavramına şöyle bir bakacak olursak hiç de yabana atılmaması  gereken bir olgu.

7 yaş ve yukarisindaki çocuk ve gençlerimize karakter gelişimi, kişisel sağlamlığı oluştururken aynı zamanda bilgi, beceri ve davranış açısından da onları besleyen bir faaliyettir.

İzcilik, çocuk ve gencin özellikle grupla doğada egitilmesiyle sağlık, beceri, karakter, dayanıklılık gibi konularda daha hızlı ve kalıcı egitilebilecekleri fikrinden doğmuştur.

Birkaç nokta ile yararlarına bakacak olursak,

İzcilik,

  • Okul ile aile eğitimi arasında kalan boslugu doldurur.
  • Çocuk ve gencin insanı seven, milli duygulara önem veren, sağlam ahlaklı, yardımsever ve çevreci bir insan olarak yetişmesini amaç edinmiştir.

Türkiye ' de bu kapsamda  yürütülen  faaliyetlerde birçok kamplar düzenlenmektedir. Ücretsiz olan aktivitelerine katilmak için "Türkiye Izcilik Federasyonu" resmi sitesinden takip edebilirsiniz.

Tüm çocuklarimizin ve gençlerimizin "Izcilik Haftasi"ni kutlarken,

Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hosçakalin,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!

17 Şubat 2016 Çarşamba

Herseyin Dogali!

Merhaba Sevgili Ailem,

Günlerden Çarsamba. Yine saglik kösemizde sizlerle birlikteyim.

Bugün sizlerle dogal agri kesiciler hakkinda paylasimda bulunmak istedim.

Basimiz, disimiz yada herhangi bir yerimiz agridiginda, siskinlik yada enfeksiyonlarda ilk yapilan sey, hemen eczaneye gidip ilaç almak ve kullanmak oluyor genelinde.  Hatta evde varsa kendiniz bile kullanmaya basliyabiliyorsunuz. Ve vücudumuza bol miktarda kimyasal yüklüyoruz. Bir yerimize iyi gelen ilaç maalesef diger organ yada organlarimizi mahvediyor. Böyle durumlarda en çok zarar gören organimiz da "böbreklerimiz" oluyor. Hatta bilinçsiz kullanimlar yüzünden bagisiklik sistemini de kötü etkiledigi için gerçekten gerekli oldugu zamanlarda o ilaçlar fayda etmemeye basliyor. Bu da ayri bir sorun...
Yapilan arastirmalar sonucu Türkiye'de 2015 yilinda 19 milyar TL' lik ilaç tüketimi olmustur. Bu da kisi basina 25 kutu ilaç tüketilmis demektir.  2016 yilinda bu oranin daha da artacagi tahmin ediliyor. En çok antibiyotikler ve agri kesiciler tüketilmisitr. Bu oranlar gösteriyor ki, bilinçsizce ilaç kullaniyoruz... Bu konuda acil önlemlerin alinmasi gerekmekte.

Tabi ki doktora gidilmesi gerekiyorsa gidilmeli ve doktorun vermesi gereken ilaç varsa alinmalidir; ama doktor kontrolü altinda.. Dogal yollardan siz de önlem aldiniz mi, kuvvetli antibiyotik, agri kesiciler vb ilaçlar kullanmaniza yada uzun süreli kullanmaniza gerek kalmayacaktir.

Peki ilaç yerine geçebilecek, dogal ilaçlar hangileridir, hangi rahatsizliklara iyi gelmektedir?
Dilerseniz bir göz atalim, faydasini göreceksiniz eminim.

Beyaz Sögüt Kabugu : Aspirin benzeri bileseni vardir. Bas, bel ve artrit agrilari gibi siddetli agrilari hafifletir. Sarilik, sigil, uyuz ve egzema kulak agrisi gibi rahatsizliklarda da etkilidir.
Kullanim Sekli : Bazi durumlarda kaynatilip içilirken bazi durumlarda da hasarli bölgeye sürülerek kullanilir.
Bakla :  Böbrek agrilarini ve iltihaplari giderir. Romatizma ve siyatige iyi gelir. Seker hastaliginda etkilidir.
Kullanim Sekli : Tohumlari kavrulup çekilerek toz halinde kullanilabilir yada kaynatilip kabuklari soyularak da tüketilebilir.
Biberiye : Romatizma agrilarini giderir. Sinir ve sindirim bozukluguna, astima, uykusuzluga da iyi gelir.
Kullanim Sekli : Çay, yag olarak ve banyosu yapilarak kullanilabilir.
Badem : Böbrek ve idrar yollarindaki iltihaplanmalari giderir.
Çilek : Böbrek, idrar yollari ve bagirsak sorunlarini giderir. Dis etlerini güçlendirir ve dis tartarlarini önler. Agiz kokularini yok eder, bogaz agrilarini geçirir.
Defne : Idrar ve adet söktürür.  Istah açar.
Kullanim Sekli : Çay olarak, yemege eklenerek kullanilabilir.
Gümüs Dügme Otu : Siddetli bas agrilari ve migren agrilarinda etkilidir.
Kullanim Sekli : Kaynatilarak içilebilecegi gibi yapraklari taze olarak da ekmek arasi yapilarak tüketilirse migrene iyi gelir.
Hayit (Besparmak otu) : Sancilari keser ve regl (adet) kanamalarini düzenler. Ishal ve karin agrisini keser.
Kullanim Sekli : Çay olarak tüketilir.
Hindistan Cevizi : Böbreklerdeki kum ve taslarin düsürülmesine yardimci olur. Mide agrisini yok eder.
Kekik Yagi : Romatizmada etkilidir; romatizmali bölgeye masaj yapilarak kullanilmalidir.
Kusburnu : Kan temizleyicidir. Romatizma agrilarini giderir.  Hemeroit tedavisinde etkilidir.
Kullanim Sekli : Çay olarak tüketilir.
Papatya : Hemeroit tedavisinde etkilidir.
Kullanim Sekli : Çay olarak tüketilir.
Patlican : Sinirleri yatistirir. Böbrek yanmalarini ve agrilarini keser. Kalp çarpintilarini giderir.
Zerdeçal : Artrit agrilarinda etkilidir.
Kullanim Sekli : Yemeklerde ve salatalarda tüketilir.
Zeytin : Karacigeri çalistirir.  Zeytinyagi safrayi arttirir.

Bunlar sadece birkac bitki. Yüzlercesi ülkemizde mevcut. Aktarlarda rahatlikla bulabilecegimiz Dogal bitkiler bunlar. Hatta bazilarini köy pazarlarinda da rahatlikla bulabiliriz.
Sadece yapmamiz gereken, alip kullanmak. Tabi kafi ölçülerde olmasina dikkat edilmelidir.
Doktorunuzla bir hareket etmenizde fayda vardir,  hele hele baska rahatsizliklariniz varsa.

Sonuçta sagligimiz bizim için önemli. Onu korumak bizim elimizde...





Herseyin dogalini tüketmeye özen gösteren sag duyulu dostlarim haydi çevremizi, sevdiklerimizi  bilgilendirelim. Ilaç israfina son veremede katki saglayalim.

Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hosçakalin,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!




16 Şubat 2016 Salı

Renklerin Dili

Günaydın Sevgili Ailem,

Bu sabah sizde benim gibi inşallah mus mutlu kalkmisinizdir yataktan. :))

Bu sabah bir bahar sabahı gibi hava. Açık ve güneşli.. Pencerenizi actiginizda kuş sesleri eşlik ediyor size, onlar da yeni güne "merhaba" diyorlar adeta.
Insanın içi kıpır kıpır oluyor bir anda. Her yer, her şey rengarenk ve sıcacık oluyor. Yeşiller, maviler, birbirinden güzel renkler kaplıyor etrafınızı. Ah o renklerin dili olsa da bir konuşsa..

Evet dostlarım renklerin de dili var. Renkler hayatımızın bir parçasıdır. Seçtiğimiz renkler bizim karakterimiz yansıtır.

Renkler hayatımızı ne kadar etkiliyor bakalım ister misiniz?

Işte renkler ve yaşantımıza etkileri :

Kırmızı  : Canlılık ve dinamizm ile ilgili bir renktir. Mutluluğu temsil eder.  Ataklik, canlılık, azim ve kararlılık bu rengin temelidir.
Iştah açma ozelligi vardir. Dikkat ederseniz, firmalar ozellikle de gida ürünleri  satan firmalar reklamlarinda  kirmizi rengi mutlaka kullanirlar. Çikolatalarda, dondurmalarda vb benzeri gıdaların ambalajlarinda bolca görmek mümkün.

Yeşil : Baharın, doğanın rengidir. Kalp organının  bu rengin yaydığı enerji alanında olduğu düşünülmektedir.
Güven verir... Bakın bankaların logolarina, yeşili görebilirsiniz.
Rahatlatıcı etkisi vardır...  Bakın hastanelere, orada da yeşil renkler bolca kullanılmaktadır.
Yaratıcılığı arttirir... Büyük restoranların mutfaklarina bakma şansınız olursa yeşil rengini kullandıklarını görürsünüz.

Mavi : Gökyüzünün, denizin ve ufkun simgesidir. Huzuru temsil eder. Sinirsizligi simgeler. Hatta yapılan araştırmalarda mavi rengin, yaramazlık azalttığı saptanmıştır. Dikkat ederseniz okul duvarlarında mavi rengi görmek mümkündür.
Yine Avrupa'da köprü ayakları mavi renge boyanmaktadir. Sebebi de özellikle intiharı azaltma etkisi olmasıdır.

Pembe : Uyum, neşe, sirinlik ve sevgiyi temsil eder.
Rahat hissettirir ve dinlendirir... Bu sebeple çalışanlarına pembe takım giydiren mağazalar vardır. Sonuçta firmalarin temel amaçları müşterilerin alışveriş yaparken kendilerini rahat hissetmelerini sağlamaktır.
Şirinligi ve sevgiyi belirtir... Genelde kiz bebek kıyafetlerinin pembe olmasının nedeni de bu olabilir.

Sarı : Birlikte çalışmayı ve toplumsal hayatı yansıtır. Dikkat çekiciligin sembolüdür. Zeka, incelik ve pratikligi  anlatir.
Dikkat çekicidir.... Bu yüzden taksiler saridir.
Hüzün ve özlemi de anlatir... Sonbaharda sarının tüm tonlarını görmek mümkündür. 

Lacivert : Sonsuzluğu,  otoriteyi ve verimliliği temsil eder. Bakın firmaların logolarina,  birçoğunda lacivert rengi bulursunuz.

Başarı ve gücü işaret eder, bu yüzden de bazi kisiler lacivert takım giyerler.

Mor :  İhtişam ve lüksü temsil eder. Bu yüzden  tarihte saraylardaki ve hanedanlardaki giysilerde bolca kullanilmistir. Günümüzde de paranın  çektiğine inanılır.

Kahverengi :  Gerçekçiliği, plan ve sistemi temsil eder. 
Insanı hızlandırır... Yapılan araştırmalarda sergi fonlarında bu renk kullanıldığında, insanların daha kısa sürede daha çok yeri gezdikleri saptanmıştır. Bazı gida sektörleri de mekanlarında bu rengi kullanmaktadırlar.

Siyah : Duygusallığı, karamsarligi ve hüznü simgeler. Güç ve tutkuyu temsil eder. 
Bazı toplumlarda istisnai durumlar olabiliyor. Örneğin Japonya' da siyak renk mutlulugu simgeliyor.

Beyaz :  İstikrarı ve devamlılığı  simgeler. Saflığı ve temizliği temsil eder. 

Işte ana hatları ile renklerin dili...

Haksizmiyim sizce? Renkler bizi ve hayatımızı, hatta kişiliğimizi etkilemiyorlar mi?

Ben kırmızı, pembe ve mor tercih ederim. Diğer renkleri de kullanıyorum ancak favori renklerin bunlar. Beyaz da kombin olur yanlarında.

Peki ya siz? Hangi renkleri tercih edersiniz?

Cevaplarımızi paylaşalım derken,

Sevgiyle Kalın, Benimle Kalın, Hoşçakalın,

Değerlisin Çünkü Özelsin.






15 Şubat 2016 Pazartesi

Ya Siz Hangi Amaçla Kullaniyorsunuz?

Merhaba Sevgili Ailem,

Güzel bir pazartesi günü geçirmenizi diliyorum. Belki yorgun ama mutlu, huzurlu bir pazardan çiktiniz.  Bugün sizin için ilginç bir konu seçtim. Hem şaşırtan bir hikayesi var hem de sizi farklı bir boyuta taşıyan bir gizemi...

Dün arkadaşlarımla konuşurken sohbet sırasında çikan bir konuydu aslında. İlginç olması sebebiyle bunu sizlerle de paylaşmak istedim.

Her yasta kisinin kullandığı, kullanımı farklı amaçlar için bile olsa  mutlaka evlerimizde, isyerimizde hatta çantamızda mutlaka olan bir ihtiyaçtan bahsedeceğim size bugün.

Semsiye....

Belki anlamsız gelebilir size ancak, gelin bakin ortaya çıkış sebeplerine siz de şaşırırsınız. Bazen genel kültür ile ilgili konulara değinmek, bilgi dağarcığımızın gelişmesine katkısı olur. :)))


Semsiye, ilk kez 4000 yil önce  Misir, Asya, Yunanistan ve Çin' de kullanıldığı tarihsel belgelerle ortaya çıkmıştır.  Bu konuda birçok bilgi olsa da belgeleri olanları dikkate aldım.

1885  yılında William C. Carter tarafından patenti alinan şemsiyenin çıkış hikayesi söyle :

Semsiye önceleri Mezopotamya' da bir ayrıcalığın sembolü olarak kullanılmaya başlandı. Ancak bu ayrıcalık, güneşten korunmak ile ilgiliydi. Asırlarca da bu şekilde devam etti. Hatta günümüzde bazi Afrika ülkelerinde hala bu amaçla kullanılmaktadır.

M.Ö. 1200' lü yıllarda Misir' da biraz daha dini bir anlamda kullanılmaya başlandı.  Gökyüzünün Tanrının vücudundan yapılmış dünyayı koruyan bir semsiye olduğuna inanıyorlardı. Onlara göre yüksek ahlaki temsil ediyordu.

Mısırlılardan aldıkları semsiye kültürünü Romalılar ise kadınsı sembol olarak degerlendirdirler. Erkekler hiç kullanmadılar. Sonraları yağlı kağıttan yapılan semsiyeler çıkınca kadınlar, yağmurdan korunmak için de kullanmaya başladılar.  Yağmura karsi ilk kullanım Çin' de olmuştur.

Avrupa' da ise 1700' lü yıllarda kullanılmaya baslanan semsiye, yün kumaşlardan yapılıp üzerlerine özel bir yag ile bezendi. Bu sayede su geçirmez hale geliyordu ve siyah bir renk alıyordu. Siyah renk semsiyeler erkekler tarafından da tutulunca, siyah renkli semsiyeler erkeklerin vazgeçilmezleri oldu. Tabi bu semsiyeler yağmura çok fazla dayanmıyordu.

Ama git gide bunu geliştirdiler ve bugünkü kaliteye getirdiler.

O zamanlardan değişmeyen tek şey, siyah renk şemsiyelerin yine erkekler tarafından kullanılması...
Bayanlar ise rengarenk olan modelleri kullanmaya başladılar.

Ahşap saplı şemsiyelerin maliyetleri yüksek olmasından dolayı 1852 yılında çelik telli semsiye icat edilmiştir.

Türkiye' de ilk semsiye  disardan getirilmiş olması ile beraber 1882 yılında İngiliz asilli Robenson' un Istanbul'da üretime başlamasıyla, Türkiye'de ilk yerli semsiye üretilmeye baslanmıştır.

İste hikayesi böyle...  Baska hikayelerde var ancak ben özellikle  belgeli olanlara degindim.

Semsiyenin icadi ile, hangi hava sartlarinda olursak olalim, rahatlikla kullanabilecegimiz ve bizi koruyan bir aksesuarimiz var artik...

Siz hangi amaçla kullanmak istersniz kullanin; ister güneşten korunmak, ister yağmurdan korunmak, isterseniz asillik için, isterseniz de kendinizi savunmak için kullanabilirsiniz. :))))

Hepinize simdiden kolay gelsin..

Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hosçakalin,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!













14 Şubat 2016 Pazar

Seven ve Sevilenler!

Merhaba Sevgili Ailem,

Mutlu Pazarlar... :)))

Sevdiklerinizle doyasıya birlikte olacağınız güzel bir Pazar diliyorum.
Güne mus mutlu başlamalısınız, bugün her zamankinden daha gülmeli yüzünüz...
Daha sevecen, belki biraz daha cilveli, daha anlayışlı olmalısınız baylar ve bayanlar. Ve sıkıntıları, üzüntüleri bir kaç saat için bile olsa bir kenara bırakmalısınız.

Sonuçta bugün 14 Subat "Sevgililer Günü"...

Sevmeyi bilen, sevgiye emek veren, seven ve sevilen herkesin Sevgililer Günü kutlu olsun.

Bugünün anlam ve önemini hatırlayın ve lütfen yüzünüz hiç asılmasın. Alacağınız küçük bir hediye, yanağınıza sevgiyle kondurulan bir öpücük, hatta kalben söylenen o masum sözler bile sizi mutlu etsin. Sevgilinizin mutluluğuna siz de ortak olun, alacağınız mutluluk daha da kocaman olacaktır.


Bazi çiftlerin mutlulugu bundan kat ve kat fazla da olabilmekte. Onlar iki muhteşem olayı bir arada kutlayabilmekte çok şanslılar. :)))

Yeni birliktelikler doğabiliyor yada evlilige ilk adımlar....

Bugün ayni yolda yürümeye karar verip evlenenler ise Sevgililer Günü gibi ölümsüzleştiriyorlar bu birlikteliklerini.

Onların da hem "Sevgililer Gününü" hem de birlikteliklerini kutluyorum. Evlilik Yil dönümlerini kutlayan birçok  çiftimiz için de " Ömür boyu mutluluklar diler, sağlıkla birlikte yaslanmalarini temenni ederim."


Bugün alin Sevgilinizi, takin kolunuza, çikin dışarı... Hava açık olmuş, kapalı olmuş, yağmur var yok, soğukmuş demeyin, aldırmayın..
Çikin gezin, Gününüzü yaşayın...

Yağmur varsa birlikte ıslanırsınız, birlikte paylaştığınız harika anlar olur.
Soğuk varsa, sizi birbirinize daha çok yaklaştırır. Isınmak için birbirinize her yaklaştığınızda önce kalplerinizin sıcaklığı sarar ikinizi, pekiştirir sevginizi...
Güneş varsa daha diyecek var mi? İçinizin kıpırtısı dışarı tasar. Gülücükleriniz de eslik eder size..
İste romantik anlar.... Sakin pes etmeyin ve yasamaktan çekinmeyin.

Bugün tüm sevenlerin günü... Bugün sevginizi göstermenin efsanevi günü. Bugün her zaman siz de var olan sevginizi farklı açıdan sevdiğinize gösterme günü.. Karşılık beklemeden sevginizi göstereceğiniz gün bugün.

Ha unutmadan, bazen istenmeden de olsa nahoş durumlar olabiliyor, bu yüzden size küçük bir tavsiyem var..

Hanımlar, beyler....
Özellikle de hanımlar... İlk adim atan hep karsınızdaki olacak diye kendinizi şartlandırmayın lütfen. Bu sefer de sizden gelsin ilk adim. Şaşırtın, mutlulugu ertelemeyin... Bu günün tadini çıkarın, anlamını yaşattırın. Efsaneyi hala okumayan varsa lütfen daha önceki yazimi okusun.
Bu gün için yapılanları, verilen savaşları bir hatırlasın. Sevginin ne kadar önemli olduğunu hatırlayın.

Hepinize birlikte geçireceğiniz, her anin birbirinden daha güzel ve özel olacağı bir  gün diliyorum.

Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hos çakalin,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!



13 Şubat 2016 Cumartesi

Güzel Bir Günün Arifesinde

Merhaba Sevgili Ailem,

Yeni yılın 7. Cumartesi gününden kucak dolusu sevgiler.  Günler su gibi akıp giderken en güzel şekilde bu günleri, hatta saatleri degerlendirmek gerekir.  Sonuçta yaşananları  bir daha yaşamak mümkün değil. Yaşadığımız her anın tadını çıkarmalıyız. Ve daha yaşanacak onca güzellikleri de görmezlikten gelmemeliyiz. Mutluluk kapımızda, içimizde, mutluluk her yerde.

Mutluluğu dolu dolu yaşamak ve yaşatmak bizim, sizin, hepimizin elinde.  Bunu göstermek için önümüze çıkan tüm fırsatları en iyi şekilde değerlendirmeliyiz.

İşte yarın "Sevgililer  Günü".  Sevginizi bir kez daha gösterme, sevildiginizi bir kez daha hissetme zamanı.  Çünkü yarın 14 Şubat "Sevgililer Günü " .

Sevgiyi göstermek  sadece bir gün ile sinirlandirilmamalidir. Buna inanan bir insanım.
Eğer  "Sevgililer Günü " ile ilgili efsaneyi bilmiyorsanız, daha önce 28 Ocak tarihinde paylaştığım "Sevgililer Günü'ne Bir De Bu Yönden Bakin Derim!" yazımda bulabilirsiniz. Okumanızı tavsiye ederim.

Özellikle  de "Sevgililer Günü" nün arifesinde iken iyi gelecektir. :))

Bu günün belki de sevginizin derecesini anlaminizda yada sizin için ne ifade ettiğini görmenizde yardımcı olur. Bazen insanın kendisini ve yaptıklarını tartması, degerlendirmesi gerekir. Her konuda bunu yapmak daha başarılı olmamızı sağlar. Sonuçta hepimiz bir insanız, zaman zaman doğru yolda olup olmadığımızı kontrol etmeliyiz.

Ne olursa olsun şunu unutmayın. Siz mükemmel bir insansınız.
Ve bu mükemmelliği, bu ışığı çevrenize de yayarak daha da harika olabilirsiniz.
Yarınin  anlami bazılarımız için daha da önemli  olabilir ama hepimiz için önemli olmalı.
Şimdi yarın için son rötuşları  yapalım ve küçük şeylerden de mutlu olunacağını unutmayalım. Sevginizi karşınızdakine gostermek hiç de zor değil.

Yarının hepiniz icin muhteşem hissedeceğiniz bir gün olması dilegimle, 14 Şubat Sevgililer Günü"nüz kutlu olsun.

Sevgiyle Kalın, Benimle Kalın, Hoşçakalın,

Degerlisin, Çünkü Özelsin,









12 Şubat 2016 Cuma

Degisik ve ilginç bir takim

Merhaba Sevgili Ailem,

Güzel bir Cuma günü geçirmenizi dilerim. Bugün hafta sonuna bir adım daha yaklaştığımız bir gün.

Her Cuma oldugu gibi bu Cuma da size birbirinden degisik örgü modelleri sunacağım.

Kış hala kendisini  gösterirken ben de bunu değişik örgülerle sizlere iletmek istedim.

Sonuçta bu sene çoluk çocuk,  genç yaşlı herkesin severek kullandığı örgü  kıyafetler çok moda.

Birbirinden değişik modeller ve renklerle kisiniz senlensin. :))))

Iste bugün bayanlar için oldukça ilgi çekici atki ve bere takimi...

Bu daha öncekilerden farkli...  Nadir görülen bir model çünkü...

Bakalim begenecek misiniz.

Iste modelimiz...

Berenin Önden Görünüsü               Berenin Arkadan Görünüsü          



 
 Berenin Tepeden Görünüsü          Berenin Boydan Görünüsü                                                      


 


Atkinin Görünüsü 















                                                         Atki & Bere Takiminin Görünüsü     




Bu çok güzel ve özel atki & berenin siparisleri alinir. Isteyenler benimle irtibata geçebilirler.

Üstelik güzel bir hediye olur. Sevgilier Günü kapida, Kadinlar Günü yaklasti...  Haydi bakalim :))))

Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hosçakalin,


Degerlisin Çünkü Özelsin!!!

11 Şubat 2016 Perşembe

Yeni Bir Ise Baslamak Için Güzel Bir Gün!!!

Merhaba Sevgili Ailem,

Yağmurlu bir Perşembe gününden size merhaba. Yağmur demek bereket demektir ya, sizin de isleriniz bol bereketli olsun inşallah.

Zaten bugün yani Perşembe günü "Yeni bir ise baslamak için en ideal gün!"...
Astroloji ile biraz ilginiz varsa, bazi bilgileri edinmiş olabilirsiniz.  Haftanın her gününün bir özelligi var.

Bakin nelermiş bunlar :

Bugünden baslayacak olursak;

Perşembe : Jüpiter' in etkisindedir.  Sans, bilgi, manevi degerler ve ruhsal konulari Jüpiter tarafindan temsil edilir. Bugün baslayan isler yararımıza gelişir. Bu yüzden "Yeni Bir Ise Baslamak İçin Güzel Bir Gün" dür bugün...

Cuma : Venüs' ün etkisindedir.  Bu sayede de tüm güzellikleri yönetir. Daha çok maddi güzellikler olmak ile birlikte güzel yemek, alışveriş, güzel giysiler,  her türlü eğlence, iyi bir cinsel hayat gibi güzellikler de etkisi altındadır.

Cumartesi : Satürn' ün etkisindedir. Satürn genellikle engellerle es anlamlıdır. Sali gününe benzemektedir. Hastalık, üzüntü, sIkIntI, mutsuzluk verebilir. Hatta bugün doganlar hayati daha ciddi yasarlar. Cumartesi günü ise baslayanlar daha kalicidir ancak, sonuçlarını daha geç alırlar. Bugün, ertesi haftanın planını yapmak için idealdir.

Pazar : Güneş' in etkisindedir. Pazar günü bu yüzden yeniden enerjik olmanın  ve yeniden dogmanın günüdür. Güneş bizi yeniden yapılandırarak yeni haftaya enerji dolu başlamamızı saglar. Güneş ayni zamanda uyanışı da temsil ettiği için bize yeni ilhamlar da verir. Pazar günü aslında en verimli, en zinde yaşanması gereken gündür.

Pazartesi : Ay' in etkisindedir. "Pazartesi sendromu"nun yasanmasının en büyük nedeni Ay' in etkisinde olmaktır. Ay, zihni temsil eder. Duygularımızı, sevinçlerimizi, tutkularımızı ele alir ve onları "Pazartesi sendromu"nun etkisine bırakır. B Vitamini' ni takviyesi alarak daha enerjik olabiliriz.

Sali : Mars' in etkisindedir. Bu yüzden de haftanın en kritik günüdür. Savaslar, kavgalar, tartışmalar, didişmeler, gerginlikler hep Mars' in etkisinden olmaktadır.  Bu yüzden de Sali günü çok önemli kararlar almak, ise baslamak yada ciddi toplantılara girmek çok doğru olmaz.

Çarşamba : Merkür' ün etkisindedir. Biraz rahatlayabiliriz... Anlama, düşünme, bilgilenme, danışmanlık gibi konuları temsil eder. Bugün doganlar, kibar, saygılı, anlayışlı olmaları daha yüksek ihtimaldedir. Ancak yine Merkür' ün etkisi olan "ne yana çekilirse oraya gitme!" özelliğine de göz ardı etmemek gerekir. Bu yüzden de huzursuzluk verecek olaylardan kaçınmak en doğrusu olacaktır.
Yine bugün ise baslamak için uygun günlerden biridir.


İste kısaca Haftanın Günleri' nin özellikleri bunlar..  Belki atacağımız önemli adımlarda öncelikle bunlara dikkat edersek daha iyi ve isabetli kararlar almamıza yardımcı olur.


Bugün yeni ise baslayacak olan, yeni adim atacak olan herkese kolay gelsin, yollarınız açık olsun..

Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hos çakalin,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!



10 Şubat 2016 Çarşamba

SIkI ve Saglikli Bir Vücut Için!!!!

Merhaba Degerlisin Çünkü Özelsin Ailem,

Güzel, günesli bir Çarsamba gününden size ulasiyorum.  Bugün ögle vaktinizi disarda geçirmenizi tavsiye ederim. Çikamayacak olanlarda balkona çikip bu günesin tadini çikarsinlar, cildimiz için gerekli olan "D Vitamini" ni alsinlar.

Çocuklariniza da aynisini yapin. Hepimizin ihtiyaci var.
Genç - yasli, çoluk çocuk, kadin - erkekhiç farketmez.

Her zaman kendimize bakmaliyiz. Bu da,  mümkün oldugunca, saglikli yasamaktan ve saglikli ürünler tüketmekten geçmektedir.

Bugün sizlere özellikle bayanlarin büyük sorunlarindan olan "bölgesel yaglanma ve selülit" ile ilgili çözüm yollari hakkinda bilgi vermek ve bu sorunla ilgili muhtesem ürünü size tanitmak istiyorum. 

Özellikle yaza 4 ay gibi kisa bir süre kalmisken bir an önce kollari sivamamiz gerekli..

Ama önce derim ki "bölgesel yaglanma ve selülit neden olusur?" bunu irdelemek ile ise baslamak daha dogru olacaktir.


Öncelikle sunu unutmamak gerekir. Bunun nedenleri genetik sorunlar nedeni ile olabilecegi gibi hormonlarla ilgili bir sorun da olabilir. Bu durumlar için ne kadar ürün kullanilmasi gerekse de doktor kontrolünde olmak gerekir. Kesin çözüm için.

Basimizin derdi yaglanmalar, yaglar...

Aslinda yag hücrelerimiz yeter miktarda olmak kaydiyla vücudumuz icin gereklidir ve önemlidir. Çünkü içinde Vitamin A, D, E, K  barindirir.  Vücut isimizi saglar. Disardan gelebilecek darbelerde kemiklerimize bir kalkan etkisi yaratir.  Ayrica bazi hormonlarimizin da sentez yeridir. 
Yag olmadan olmaz fakat önemli olan oranidir. Bu oran bayanlarda kilosunun %30' unu, erkeklerde ise %25' ini geçmemelidir.

Genelde yag hücreleri vücuda dagilir ancak bel, basen, göbek, bacak gibi bölgelerde genetik yapinin da etkisine bagli olarak daha fazla toplanir. 


Ana hatlariyla bakacak olursak bölgesel yaglanmayi iki bölümde ele almak gerekir. 

Ilki bel bölgesindeki yaglanmadir ki bu daha risklidir. Çünkü bu bölgedeki yag hücreleri daha büyüktür ve iç organlarimiza daha yakindir. Özellikle de insülin hastaligi kapidadir!!!!

Ikincisi basen bölgesindeki yaglanmadir. Östrojen dengesizligi vardir demektir.  Adet düzensizligine sebep olabilir.

Her ikisinin sonucunda da selülit olusumu da beraberinde gelecektir.

Bölgesel Yaglanma ve Selülit Olusmamasi Için Nelere Dikkat Edilmelidir?

Bölgesel yaglanma ve selülit, diyet ile geçebilecek bir sorun degildir. Bunun için en baslica yapilacak olanlar, "dogru ve düzenli beslenmek" ve "bölgeye egzersiz yapmak". "Tabi bir de bol su tüketmek".
Bunlarin yanisira kullanilacak olan bitkisel kremler, geller, peelingler de vücudumuza zarar vermeden yardimci olacaktir. 

Burada çok kisa yiyecek ve içeceklerle ilgili deginmek istedigim bir durum var. Tamam "Dengeli ve düzenli beslenmek"dedim; ancak unutulmamasi gereken asitli içeceklerden ve abur cubur gibi bol karbonhidratli yiyecekler gibi yag hücrelerini besleyen her türlü besinden uzak durmaliyiz. 

Bunlari yaptiktan sonra geriye tek bir sey kaliyor. O da "Yardimci Ürünler"...

Bunlar nelerdir?

Incelitici & Sikilastirici Scrub :

Sorunlu bölgeye sürülüp dairesel hareketlerle yedirilir. Masaj aleti de kullanilarak yapilabilir dilerseniz.
10 dakikalik yumusak bir masajin arkasindan ilik su ile durulanmasi yeterlidir.
Bu sayede yag ve aktiflerin emilimi saglanip su ile de ciltten uzaklastirilmis olur.
Vücudunuzun ideal sekline gelmesine yardimci olur.
Içeriginde Kafein ve Karnitin vardir.
Haftada bir - iki kez uygulama yeterli olacaktir.


Anti Cellulite Gel :

Masaj yapilarak sürülür.
Içeriginde Kafein, Karnitin, Biberiye, B3 vitamini vardir.
Uygulamadan 10 - 15 dk sonra etken maddelerden dolayi isinma etkisi olacaktir, cilt tipinize göre isinma etkisi ve süresi degisir.

Sabah ve aksam temiz ve kuru olan sorunlu bölgeye nazikçe uygulanmasi tavsiye edilir.








Saglikli ve selülitsiz günler dilerim.

Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hosçakalin,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!











9 Şubat 2016 Salı

Elinizde fazladan 2555 TL Olsa?

Günaydın Sevgili Ailem,

Musmutlu, sağlıklı güzel bir sabah ve güzel bir gün diliyorum.

Güne baslarken bol bol temiz hava alin ciğerlerinize çekin. Ciğerleriniz de kalbiniz de bayram etsin.

Hele onları daha da sevindirmek istersek ki, dolaylı yoldan diger organlarımızı da sevindirmiş oluruz, "Günün anlam ve önemini yerini getirerek!"...

Bugün 09 Subat 2016,  "Dünya Sigarayı Bırakma Günü" ....

Biz de bu anlamlı güne destek vererek kutlayabiliriz.

Daha önceki 05 Ocak 2016 tarihli yazımda "Olumlamalarla sigarayı bırakma yolları"ndan  bahsetmiştim. Dilerseniz "Kendinizle Gurur Duyma Zamanı İsimli Yazimi" tekrar okuyabilirsiniz.

Bugünün önemi dolayisiyla yine deginmek istiyorum. Olumlamalar evet bu konuda çok etkilidir. Ancak baska ilginç ama etkili yöntemleri de vardir. Sonuçta önmeli olan zihnimize bizim hükmetmemiz, zihnimizin bize degil...

Kisa kisa bu noktalara deginecek olursak:

  1. Sigarayi Birakma Gerekçeleriniz Neler? Sigarayi birakma gerekçelerinizi bir kagida yazin.  Evde buzdolabinin üstüne, arabanizin camina ve sizin rahatlikla görebileceginiz, çok sIk ugradiginiz yerlere  bu notu yapistirin.
  2. Sigara Içmediginiz Günleri Hatirlayin Lütfen!!! Sigara içmemek için neler yapardiniz? Kendi deneyimlerinizden faydalanin.
  3. Içmediginiz Sigara Parasi Ile Kendinize Istediginiz Bir Seyler Alin, Kendinizi Ödüllendirin!!! Günde ne kadar  sigara içtiginizi hiç hesapladiniz mi? Ben sizin yerinize hesaplayayim. Günde ortalama 20 adet sigara içseniz, yilda 7300 adet sigara eder. Bu da yilda ortalama 2.555TL para eder. Cebinizde kalan sizin paraniz.  Sizin tasarrufunuz.  Bu parayi kendiniz için yine kullanabilirsiniz.  Bir yaz tatili olabilir, yurt disi gezisi olabilir yada çok istediginiz, sizi çok mutlu edecek baska bir ödül olabilir.
  4. Sigara Içme Ile Ilgili Aliskanliklarinizi ve Davranislarinizi Not Edin. Bunlari nerede ve ne zaman içtiginizi mutlaka yazin. O zamanlarda kendinize baska ugraslar edinin. 
  5. Sinemaya, tiyatroya gidin. Restoranlardan sigara içilmeyen bölümlerden yer ayirtin.
  6. Sizi Sigara Içmeye Tetikleyen Ne Ise Ondan Uzak Durun!!! Kahve içmek sizi sigara içmeye yöneltiyorsa, siz böyle durumlarda  meyve suyu, ayran, yesil çay için. Alkol almak size bunu hatirlatiyorsa, bir süre uzak durun ama kendinize de bu konuda telkinde bulunun. Beyninize ne  mesaj gönderirseniz onu yasarsiniz.
  7. Derin derin nefes alin,  bol su tüketin.
  8. Yürüyüsler yapin. Yoga gibi meditasyonlar yapin.
  9. Kendinizi sakinlestirmeyi unutmayin.
  10. Yediginiz, içtiginiz herseyden daha çok zevk alacaginizi, gerçek tatlarini ögreneceginizi unutmayin.
  11. Sigarayi birakirken bu maddeleri aklinizda tutun.

Hepinize sigarasiz, saglikli günler diliyorum..

Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hosçakalin,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!



8 Şubat 2016 Pazartesi

"Kraliyet Oyunu" nu Bilen Kaç Kisi Var?

Tünaydin Sevgili Ailem,

Iyi haftalar diliyorum. Yüzünüzdeki tebessümün ve yüreginizdeki sevginin, mutlulugun hiç solmamasi dilegiyle mutlu günler!

Bugün degisik konu ile haftaya baslamak istiyorum. Zekayi ön plana çikaran, düsündüren, düsündürürken de eglendiren, ögreten bir spor, bir maç, bir oyun... Hatta yarismasi bile yapiliyor. "Kraliyet Oyunu"...

"Kraliyet Oyunu"nu bilen kaç kisi var?

Sanirim biraz zor oldu, ama söyle söylesem hepimiz biliriz oynamasak da "Satranç".

Sadece ismen olsa da bildigimiz satranç, iki oyuncu arasinda bir satranç tahtasi ve 32 oyun tasi ile oynanan bir masa oyunudur.

Oldukça ilginç bir hikayesi  var.  Dinlemeye hazir misiniz Sevgili Dostlarim?

Yaklasik 1400 yil önce Hindistan'da savasmayi çok seven bir kral varmis. Bu kralin en çok sevdigi sey, savas stratejileri gelistirip uygulatmakmis.  Bu yüzden savas yillarca sürer halk perisan olurmus. Büyük zararlar gören halk krala isyan edemiyormus, çünkü sonu ya idam yada zindanda çürümek olurmus. Ancak savasmaya bir türlü doymayan kral, kisa süreligine baris yapsa da baska komsusu ile sudan sebeplerle bile savasiyormus. Bu durumdan çok huzursuz olan halk, Hindistan'in en bilge kisisi olan "Yüce Bilgin"e gitmisler ve durumu anlatip ondan yardim istemisler.

Yüce Bilgin halka " benim eve kapanip düsünmem lazim." demis.

Merakla bekleyen halk, haftalar sonra evinden çikan "Yüce Bilgin"e bakmislar. Yüce Bilgin onlara beni "Krala götürün!" demis.

Kralin huzuruna çikan Yüce Bilgin, kral tarafindan da iyi karsilanmis, zeki oldugu için ayri bir deger veriyormus kral Bilgin'e..

Yüce Bilgin "Kralim size bir hediyem var!" demis. Ve hediye kutusunu uzatmis. Herkes merakla ne oldugu konusunda tahmin yürütmeye baslamislar. Kral çok sevinmis, kutuyu açmis, içinden degisik taslar çikmis. Kral ne oldugunu anlayamayinca Yüce Bilgin anlatmaya baslamis. :

"Kralim siz savasmayi seviyorsunuz. Bu yüzden size ayni gün içinde birçok kez savasabileceginiz bir oyun getirdim. Bu küçük taslar sizin askerleriniz; iki tane atli birliginiz ve iki tane de filli askerleriniz var ve iki tane de savas arabaniz (kale) var. Siz de oyunda Sahsiniz! Yaninizda da yardimciniz vezir var.  Bu satranç tahtasinin karsindakiler de sizin düsmaniniz." demis.

Kral hemen oyunla ilgilenmis ve çok hosuna gitmis. Nasil oynanacagini ögrenince de bir daha komsulariyla savasmamis, halk da huzura kavusmus.

Kral Yüce Bilgin'e "dile benden ne dilersen demis". Yüce Bilgin sadece bugday istedigini söylemis; ilk kare için bir ikinci için iki, her bir kare öncekini iki kati olacak sekilde bugday verseniz yeterli demis. Kral önce kizmis; altin, mücevher, toprak istemiyor diye; ama sonra istegine tamam demis. Yapilan hesaplamalar sonucunda 570 milyar ton bugday gerektigi ortaya çikmis.  Bunu duyan kral, Bilgin' in zekasina bir kez daha hayran kalmis ve onu tebrik etmis.

Iste hikaye böyle..

M.Ö. 2000' li yillarda Misir piramitlerindeki kabartmalarda  satranç oynandigina dair bulgular olsa da,  ilk Hindistan' da M.S. 6. yy da ortaya çikmistir.   Sonrasinda Asya, Orta Dogu ve Avrupa' ya yayilmistir. 15. yy' dan itibaren de Avrupa'da soylular arasinda oynanan çok popüler bir oyun olmus "Kraliyet oyunu" olrak tarihe geçmistir. Zaman içerisinde kurallari ve dizilisleri degiserek 19. yy'da bugünkü halini almistir.


19. yy ortalarindan beri düzenli olarak "satranç turnuvalari" yapilmaktadir.  Ilk Dünya Resmi Sampiyonu "Wilhem Steinitz" olmustur.

Hatta günümüzde ilerleyen teknoloji ile birlikte iyi satranç oynayabilen satranç programlari yapilmistir.  Garri Kasparov, IBM/ Deep Blue ile oynamasi hafizalarimiza yer etmisti.

Özellikle küçük yaslardan itibaren çocuklara  satrancin ögretilmesi, onlarin zihinsel, bedensel ve duygusal yönünün gelismesinde çok etkili bir spordur.  Hatta yapilan arastirmalarda hiç bir sporun  satranç sporu kadar yasam ile benzerligi olmadigi ortaya çikmistir.

Hayata dönük bir çok mesaji vardir satranç hareketlerinin.

Örnegin;

  • Önce düsün sonra oyna.
  • Piyonlar geri gitmez.
  • Zamani iyi kullan.
  • Plan yap.
  • Durumu degerlendir.
  • Kurallara uy.
  • Rakibine karsi saygili ol.
Burada satranç ögretmenlerine de büyük isler düsmektedir. Sadece oyun olarak görülmemeli ve ögrencinin gelisimi için neler gerektigi iyi irdelenip  ögrencilere islenmesi gerekir.

Bunlarla ilgili turnuvalara katilmak isteyenler için, 

09 - 11 Subat 2016 tarihleri arasinda Istanbul Anadolu Yakasi'nda Era Koleji'nde "Istanbul Okul Sporlari Anadolu Yakasi Minikler Kategorisi Turnuvasi" düzenlenecektir.

12-14 Subat 2016 tarihleri arasinda Istanbul'da "2016 Istanbul Kadinlar Satranç Il Birinciligi" turnuvasi yapilacaktir. 

13 - 14 Subat 2016 tarihleri arasinda Istanbul'da Torium AVM'de " Sevgililer Günü Satranç Turnuvasi" düzenlenecektir.

13 - 14 Subat 2016 tarihleri arasinda Izmir Güzelbahçe MEV Koleji'nde " Özel Izmir Güzelbahçe MEV Koleji Satranç Turnuvasi" düzenlenecektir.

20 - 21 Subat 2016 tarihleri arasinda Izmir Bayrakli Folkart'ta " Konak Rotary Kulübü Geleneksel II. 
Satranç Turnuvasi" düzenlenecektir.

27 - 28 Subat 2016 tarihleri arasinda Izmir'de Konak Hasan Saglam Ögretmen Evi'nde " 14. ÜSED Küçük Ustalar Satranç Turnuvasi" düzenlenecektir.

06 - 12 mart 2016 tarihleri arasinda Izmir Sheraton Hotel'de  "Arzum Türkiye Kadinlar  Satranç Sampiyonasi"  düzenlenecektir.

Gelecegimizin çocuklari ve su anin degerli, zeki yetiskinleri...

Sizlere sesleniyorum..!!!! 

Bu firsatlari degerlendirelim, çevremize yayalim....

"Unutmayin! Gelecegin sampiyonlari sizin aranizdan olabilir!"

Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hosçakalin,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!













7 Şubat 2016 Pazar

"en" ler ve "ilk"ler!!

TBünaydin Sevgili Ailem,

Iyi Pazarlar Hepinize,

Güzel bir gün olacak eminim. Hava açik ve aldatici olsa da bir günes var. Sözü bile insani canlandiriyor. :)))

Peki böyle bir günü nasil degerlendirebiliriz? Bence biraz da dogaçlama olmasi daha iyi olur. Arada buna da ihtiyaç var.  :)))

Mesela bugün "en" leri ve "ilkleri" yapabilirsiniz.

Sizin için "en önemli olan, en önce gelen, en sevdigin, en sahane, en eglenceli" yada "ilk kez siir yazma deneyiminiz, ilk resim çalismaniz, ilk kez yarismaya katilmaniz, ilk dans dersi almaya karar vermeniz, daha önce hiç yapmadiginiz bir yemegi ilk kez yapmaniz, hayatinizda ilk kez evinizde kalabalik bir kesime parti vermeniz, bahçenizde ilk kez mangal partisi yapmaniz, ilk kez mangal yakmayi denemeniz, ilk kez araba kullanmaya çalismaniz, ilk kez bebeginizin altini degistirmeniz, onun ilk kez gazini çikartmaniz" gibi en' ler ve ilk' ler olabilir.

Deneyin bakin, sizi ne kadar rahatlatacak ve mutlu edecek. Haftaya güzel baslamanin iyi yollarindan sadece bir kaçi..

Simdi neye yapmaya karar verin. Ama önce arkaniza güzelce yaslanin ve elinize bir kahve alin. Tadini çikararak için. Yaninda dinlendirici bir müzik de tamamlar bu ambiyansi...

Bu da bender size gelsinnn.....

"Historia de un amor  - Letro"

Her neye karar verdiyseniz büyük bir ask ile yapin; azimli, kararli ve enerjik olun. Tipki bu müzikteki gibi....







Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hosçakalin,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!





6 Şubat 2016 Cumartesi

Kis Olimpiyatlari Deyip Geçmeyin!

Merhaba Sevgili Ailem,

Hafta sonundan size sicacik, kucak dolusu bir merhaba...

Havalar birkaç gün aradan sonra tekrar sogudu, kis kendini göstermeye basladi yeniden. Cüce Subat ne de olsa :)))))

Ama bu soguklara da ihtiyaç var. Yoksa kisin yapilmasi gereken aktiviteler, yarismalar, olimpiyatlar nasil olsun ki? Öyle degil mi Dostlarim?

Mesela 12 - 21 Subat tarihleri arasinda yapilacak olan "2016 Kis Gençlik Olimpiyatlari" var. Bu sene II. si Norveç'te düzenelenecek ve Türkiye de bu olimpiyatlara 13 sporcusu ile katilacak.

Dilerseniz biraz "2016 Kis Gençlik Olimpiyatlari" hakkinda bilgi edinelim.

Kis Gençlik Olimpiyat Oyunlari,  sporun gerek kültür gerekse egitimin bir araya getirildigi bir aktivitedir.  Oyunlarin amaci, dünya gençliginin spor yapmasi ve olimpik standartlarda yasamalaridir.

Bu oyunlara dünya genelindeki 15-18 yas arasi gençler katilmaktadir. Birçok genç sporcu önce Gençlik Olimpiyatlari'nda yarisip daha sonra Olimpiyat Oyunlari'nda yarismaya baslamistir. Bu yüzden de onlar için güzel bir deneyim ve egitim olmaktadir.

Ilk Kis Olimpiyatlari 2012 yilinda Avusturya'da yapilmistir. Simdi gözler II. Kis Gençlik Olimpiyatlari'nin gerçeklesecegi Norveç'in Lillehammer kentine çevrildi.

2016 Kis Gençlik Olimpiyat Oyunlari'nda 15 klasik Olimpik kis sporlari dali ve Monobob, Kuzey Takim gibi yeni disiplinler yer alacaktir. Olimpiyat oyunlari süresince 70 madalya dagitilacaktir.
Tahmini katilimci sporcu sayisi 1100 sporcu olup 70 ülke yarisacaktir. Katilacak sporcular ise Olimpiyat Oyunlari Komitesi tarafindan seçilecektir.


Buradan katilacak olan öncelikle Türk genç sporcularimiz olmak üzere tüm genç sporculara basarilar dilerim.

Kalbimiz sizlerle, madalyalarimizi bekliyoruz gurur kaynagimiz gençlerimizden.. Dualarimiz sizinle...


Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hosçakalin,

Degerlisin Çünkü Özelsin!!!

5 Şubat 2016 Cuma

Siz ne dersiniz?

Günaydin Canim Ailem,

Mutlu ve bol bereketli bir Cuma günü diliyorum.

Yine hafta sonuna geldik. Cuma günü hafta sonunun müjdecisi adeta...

Her Cuma oldugu gibi size bu Cuma günü de  hobilerle ilgili bilgi verecegim.

Malum su an kis ayinda oldugumuz için daha çok örgüye yogunlasmis durumdayiz ama yakin zamanda farkli hobilerle de karsiniza gelecegim.

Örgü de aslinda apayri bir dünya.. Çesitleri çok, yapilis sekilleri farkli,  degisik aksesuarlarla yapilabilme imkani var. Küçücük bir etiket, yada süs degistiriyor, güzellestiriyor.

Bu gün ben de size tig isi örgülerle ilgili bilgi vermek istiyorum.

Siparis olarak yaptigim, gerek erkek gerekse kiz çocuklarinin severek takabilecegi bir atki & bere takimini bugün sizlerler paylasmak istedim.

Hatta bana kalirsa biz yetiskinlere bile uyarlanabilir. :)) Biraz renk seçimlerini degistirerek harika bir takim olusturulur.

Bakalim gördügünüzde siz de bana hak verecek misiniz.

Baykus Atki & Bere








Sevgiyle Kalin, Benimle Kalin, Hosçakalin,                      


Degerlisin Çünkü Özelsin!!!