Bugün içimde farklı bir enerji, bir hareketlilik var. İçim içime sığmıyor adeta.
Sanırım bu, geçecek güzel günün müjdecisi...
Ve ben de yazarak bu duygu yoğunluğumu hem sizlerle paylaşmak hem de bir nevi rahatlamak istedim.
Tıpkı terapi gibi...
Aslında tam da bir terapi yöntemi "Yazı Yazmak". Biliyor muydunuz?
Yıllarca bilmeden uyguladığımız bir yöntem ancak hiç terapi olarak nitelendirmesek de bu yöntem, Amerika' da Prof. James Pennebaker tarafından keşfedilmiş bir tedavi yöntemidir.
Bu yöntem, özellikle olumsuz olayları kağıda dökmenin, sorunlarla baş edebilmeyi ve rahatlamayı sağladığını ortaya çıkarmaktadır. Bu sayede insanların zihinleri ve bağışıklık sistemleri de güçlenmektedir.
Hatta birçok araştırma sonucu göstermiştir ki, yazı yazmak, ruhsal ve fiziksel rahatsızlıklardan insanı arındırır. Daha da güzel bir gelişme ise, yazı yazmak ile sorunlar ve duygular kağıda aktarıldığı için kanser, aids, artrit, astım gibi hastalıklarda fayda sağladığı ortaya çıkarılmıştır. Konuyla ilgili Hollanda'da yapılan bir araştırma ise harika sonuçlar ortaya çıkarmıştır. Söyle ki, Hollanda' da yaşlılarda, kanserli hastalarda ve depresyona giren hastalarda bu tedavi yöntemi uygulanmış, araştırmalara bu şekilde yön verilmiştir. Sonuç olarak da, yazı yazma tedavi yönteminin ölümcül rahatsızlığı olan hastalar üzerinde de fiziksel ve ruhsal anlamda olumlu etkilerinin olduğunu ortaya çıkarmıştır.
Tabi günümüz koşullarında düşünecek olursak, eskiden yazı yazmak için bir kalem, bir kağıt yeterli iken şimdi bunun yerini bilgisayar klavyeleri, akıllı telefonlar almış durumda. Fakat gerçek bir tedavi yöntemi olarak sonuç almak istenirse yine klasik yönteme dönmek gerekmektedir. Sonuçta duygu ve düşüncelerimizi kağıda aktarmak daha akılda kalıcı ve rahatlatıcıdır.
Hatırlıyorum da okulda öğretmenlerimiz ders çalışma alışkanlıklarını öğretirken uygulattıkları bir yöntem de yazarak çalışmak idi. Gerek sınavlarıma gerekse derslerime hep yazarak çalıştığımı bilirim. Hatta hala not alırım önemli olan noktaları yada hoşuma giden sözleri. Hafızam ne kadar iyi olsa da yazmanın verdiği güven, rahatlık olmaz başka şekilde.
Siz de hatırlarsınız eminim, okul yıllarında günlük tutma alışkanlıklarımız olurdu. Kimisi sadece okul yıllarında kaldı belki ama ara ara devam edip karalayanlar da var hani. :) Hele yıllar sonra o zamanlardaki duygu ve düşüncelerinizi okumak baska bir haz veriyor insana. :)))))
Yine geçmişten hatırladığım bir de "mektup yazmak" vardı. Vardı diyorum artık neredeyse hiç kalmadı. Belki asker yolu gözleyenler tarafından daha sık günümüzde kullanılmakta.
İşte yıllar içinde bilmeden de olsa uyguladığımız yazı yazma tedavi yöntemleri.....
Sizin de rahatlıkla uygulayabileceğiniz bu yöntem hem çok basit, hem de maliyetsiz. Olması gereken sadece siz ve kalem- kağıt yada klavye. :))
Başka hiçbir şeye ihtiyaç yok. Kendinizi rahat hissedeceğiniz ortamın dışında tabi ki. :))))
Benden size tavsiye, bu alışkanlığı sadece kendinize değil çocuklarınıza da kazandırın. İleriki zamanda sorunların üstesinden gelmede kendi kendine yetebilme kabiliyetini kazanır.
Daha büyük sorunlar için uzmanlardan yardım alınması gerektiğini de hatırlatmadan edemeyeceğim.
Yazı Yazmanın Sihirli Gücü' nü kesfedin..
Yazımı güzel bir söz ile bitirmek istiyorum. :
"Insan herseyden önce kendisi için yazmalıdır, iyi yazı yazmanın tek yolu budur." Gustave FLAUBERT
Sevgiyle Kalın, Benimle Kalın, Hoşçakalın,
Değerlisin Çünkü Özelsin!!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder